Atatürk’e Olan Sevginizi Dile Getiren Bir Mektup Örneği
Atatürk’e Olan Sevginizi Dile Getiren Bir Mektup Örneği
Atatürk’e Olan Sevginizi Dile Getiren Bir Mektup Örneği;
Sevgili Atatürk,
Sana bu mektubu kurduğun cumhuriyetin dalgalanan bayrağı altında yazıyorum. Aradan yılar geçse de seni hala eski günlerindeki halinle tanıyoruz. Annelerimiz, babalarımızı, dedelerimiz senin başarılarını, kahramanlığını ve liderliğini bizlere her zaman anlatıyor. Bizler seni görmeden sevdik. Okullarımızda, hastanelerde, postanelerde her yerde senin resmin var. İnsanların seni bu kadar sevmesi eminim seni de çok mutlu ediyordur.
Bugün dersimizde seni anlattı öğretmenimiz. Çanakkale Savaşındaki başarılarından, Kurtuluş Savaşında bir milletin nasıl direnişe geçirdiğini, yeni bir devletin temellerini nasıl attığını gördük. O kadar imremdim ki senin hayatını dinlerken. Keşke ben de senin gibi olabilseydim. Vatan, millet uğruna yılmadan mücadele edebilsem.
Dersin sonunda öğretmenimiz bize şöyle dedi. Fikirler asla ölmez. Ölenler bedenlerdir. Mustafa Kemal’de fikirleri, yenilikleri, ve inkılapları ile her zaman yaşayacak, yanı başımız da olacak.
Gençliğe Hitabendeki bizlere verdiğin öğütleri her zaman aklımda tutuyorum. Bizlere ne kadar çok güvendiğini, kurduğun bu devleti bizlere emanet ettiğini bilmek bizlere gurur veriyor.
Sevgili Atatürk,
En kısa zamanda Anıtkabir’e seni görmeye geleceğim. İyi ki varsınız. İyi ki bizim Atamızsınız.
Şehitlerimize Duygu ve Düşüncelerimizi İfade Eden Mektup
Sevdiğimiz Bir Hayvana Mektup Örneği
Atatürk’ün Çocuklarla İlgili Sözlerinden Birkaçı
Mustafa Kemal Atatürk’ün Çanakkale Savaşları’ndaki Rolü
Süper☺️
Müthiş
Teşekurler
Teşekürler
eh
KARANLIK BENDEN KORKTU
Ben aydınlığım, çağdaşım, medeniyetim.
Geleceğe yönelik güzel duygular içindeyim.
Yeni yıllar, yüzyıllar, bin yıllar,
Benim için, yarınki gün gibidir.
* * * *
Evrenseldir duygular, sonsuza dek geçerli.
Bir bütündür fikirler, beyinlerde gizemli.
Ben isteseydim bir çağ açıp bir çağ kapatmaz,
Gücüm vardı, yüz çağ açıp yüz çağ kapatırdım.
* * * *
Anadolu, boğazına kadar karanlığa batmıştı.
Sevr Antlaşması Türk insanı için, idam fermanıydı.
Ben bir kükredim, yer , gök inledi.
Dünya benim eşsiz haykırışımı dinledi:
* * * *
Siz kim oluyorsunuz, vatanımı nasıl işgal edersiniz?
Yüz binlerce askerle geldiniz, topunuzla, tüfeğinizle.
Bakın benim askerim yok, topum, tüfeğim yok.
Yokluktan çıktım ben, gerekirse yoktan var ederim.
* * * *
Padişahın idam fermanı,
Demokles’in kılıcı gibi sırtımdaydı.
Anadolu halkı içerden vuran
Bu gücün farkındaydı.
* * * *
Rütbelerim sökülmüştü, bir er durumundaydım.
Doğu Orduları Komutanı Karabekir Paşa,
Emrinizdeyim efendim, dedi.
Sonra bütün komutanlar bağlılığını bildirdi.
* * * *
Osmanlı diye bir millet yoktur.
Osmanlı bir hanedanın adıdır.
Büyük Selçuklu Devleti parçalanmış,
Buradan Anadolu Selçuklu Devleti oluşmuş.
Yıllarla o da parçalanıp, beyliklere dönüşmüş.
Osman Gazi’nin kurduğu Osmanlı Beyliği ortaya çıkmış.
* * * *
Osman Gazi, ben Türküm, diye öğünürdü.
Orhan Gazi, babam ve ben Türk’üz, derdi.
Onların oğulları da Türk’tü.
Akınlar yaptılar Avrupalı ürktü.
* * * *
Fatih Sultan Mehmet Türklük adına İstanbul’u fethetti.
Yavuz Sultan Selim ilk Türk halifesiydi.
Avrupalı, barbar Türkler geliyor, deyip korkardı.
Sonra Kanuni Viyana’yı kuşattı.
* * * *
Erzurum ve Sivas Kongrelerini topladım.
Yurdun kurtuluşu yolunda önemli bir adım attım.
Karanlık benden korktu, aydınlığı istemedi.
Aydınlığı istemeyen karanlığı paramparça ettim.
Yazan: Serdar Yıldırım
oha