Şeker Portakalı Kitabının Özeti (Konusu, Anafikri)
Şeker Portakalı Kitabının Özeti
Çocukluğumda beni en çok etkileyen kitaplardan birisidir. Bu nedenle Şeker Portakalı Kitabının Özeti ve tanıtımını sizinle paylaşmak istiyorum.
Kitabın Adı: Şeker Portakalı
Kitabın Yazarı: Jose Mauro De Vasconcelos
Kitabın Yayınevi: Can Yayınevi
Kitabın Sayfa Sayısı: 182
Şeker Portakalı Kitabının Konusu:
Şeker Portakalı Roman yazarın kendi ifadesi ile “günün birinde acıyı keşfeden küçük bir çocuğun öyküsü”dür. Ailesinden sürekli baskı gören ve ailesinden istediği sevgiyi, merhameti görmeyen Zeze, aramış olduğu sevgiyi başka insanlarda ve varlıklarda aramaya başlar. Gerçek dünyadan soyutlanıp hayaller dünyasında yaşayan Zeze, yaramaz, haylaz, yerinde durmayan fakat zeki ve bir kadar duygusal bir çocuktur. Ailesinde görmediği sevgiyi ve ilgiyi başka şeylerde aramaya ve bulmaya başlamıştır. Yine de her zaman hayatında eksik bir şeyleri hep olmuştur.
Şeker Portakalı Kitabının Anafikri:
Şu dünyadaki her çocuk sevgiye ve ilgiye muhtaçtır. Ne nedenle olursa olsun aradığı sevgiyi ve ilgiyi bulamayan çocuk bu sevgiyi eğer ki ailesinde görmez ise sevgi ve ilgiyi başka yerde arayıp bulacaktır. Ama bu şekilde büyüyen çocuklar , ileriki yıllarda da çevresi ile uyumsuz olacak, insani ilişkilerde de mutlaka zorluklar çekecektir.
Şeker Portakalının Özeti:
Zeze ; 5 yaşında çok yaramaz, haşere ama bir o kadar da yaşına oranla çok zeki bir çocuktur. Zeze’nin yaramazlığı ve zekiliğinden dolayı çevresindeki az sayıda kişi dışında herkes ona şeytan der. Onun böyle bir insan olmadığına ablası ve öğretmeni asla inanmaz , onu çok severler. Zeze Zekiliğinden dolayı kendini öğretmenine sevdirmiştir. Nedeni ise okumayı erkenden sökmüş olmasıdır.Zeze henüz beş yaşındaydı fakat bir yetişkin gibi hareket edip olayları algılamaya çalışabiliyordu. Babası çalışmadığı İçin ekonomik olarak zor durumda bulunan aile; eski evlerinden taşınmak zorunda kalır. Fakirlik içerisinde yaşarken bu durum yetmezmiş gibi bu taşınma olayı Zeze’yi çok üzer Yeni evinde Bir şeker portakalı ağacını seçmesini söylerler. Zezé ağacı Seçer ve bu şeker portakalı daha sonra Zeze’nin en iyi arkadaşı, en büyük sırdaşı olur. Her gün başından ne geçtiyse, günlük ne yaptıysa ona (Şeker Portakalı) bir bir anlatmaya başlar ağaçla karşılıklı sohbet ederler.
Devamı
Yılbaşı nihayet gelmiştir. Zeze bu özel günde babasından hediye bekler ama yoksul baba durumu olmadığı İçin Zeze’ye hediye alamaz. Zeze’de babası da bu duruma çok üzülürler fakat Zeze bu hadiseden kendini suçlu hisseder . Bu nedenledir ki ayakkabı boya kutusunu aldığı gibi dışarı çıkar ve babasına yol başı hediye almak için para biriktirmeye başlar. Zamanla bu parayı biriktirir. Bu durum onu çok mutlu eder. Fakat Zeze’nin en büyük hayallerinden biri kuşkusuz şehirde arabaların arkasına tutunarak rüzgarı teninde hissetmektir. Bir gün bu hayalini gerçekleştirir fakat arabanın sahibi olan adamdan bir güzel sopa yer. Dayak yediği yerde arabanın sahibini bir gün öldüreceğine dair ant içer. Zezé ne zaman O adamı görse hemen kaçardı.
Günlerde bir gün Zeze her zaman olduğu gibi yaramazlık yaparken kendini keser. Okula giderken topallamaya başlar. Zezeyi döven adam Zeze’nin o halini görünce hemen durur yanına gider ona pansuman yaptırır ve limonata,pasta ısmarlar. Zeze ,o günden sonra o adamı çok sevmeye başlar. Öyleki artık onu babası gibi görmeye başlar.
Bir gün Zezé çok ağır bir dayak yer. O dayak yerken de Adamın arabasına tren çarpıp adamın öldüğünü duyar. Ve bahçedeki dert ortağı en iyi arkadaşı, sırdaşı Şeker Portakalı da kesilecektir artık Zeze iyice yıkılır. Fakat yaşamında bu değerler olmadan da hayatına devam etmek zorundadır.
Harika kitap okumanızı tavsiye etmem okudukça daralıyorsun
hayır çok güzel haksızlık yapıyosun bence ben tavsiye ederim itap harikaaaaaaaa
Ayn
❤️